Yunanistan’da Gayrimenkul Kazaları
Kazalar sadece para kaybetme yönlü değildi.
Amacına ulaşamayan her işlem kaza, her kaza maddi kayba sebep olur.
Yanlış işlem sebep , para kaybı sonuç !!!!
İlk önce avukat yanlışlarından başlayarak yazıma başlamak istiyorum.
Benim bildiğim, daha sonra düzeltmek için bize intikal etmiş bir kaç işlemde :
Yatırımcı evi , daireyi , binayı aldı ama işlemlerin avukatlarca yanlış yapılmasından dolayı oturum izni alamadı.
Oturum izni kanunu zamanın ilerlemesi ile bazı yeni düzenlemelere maruz kalabiliyor. Avukatınızın bu kanunları iyi bir şekilde takip edip etmediğine emin olmalısınız.
Gerçi bilmediğiniz bir konuda, sizin adınıza işlem yapacak bir profesyonelin, işi ile ilgili yenilikleri takip edip etmediğini anlayabilmek, bu konuları sorgulayabilmek, maharet gerektiriyor.
Ben genelde bilmediğim konular ile karşılaşınca. Konuya hakim iki kişiden fikir alma yönüne gidiyorum. Biraz maliyetli olsa da parasını vererek başka bir profesyonele konu ile ilgili bu böyle mi değil mi şeklinde araştırma ve çiftli kontrol gerçekleştiriyorum.
Yatırım Kazalarının Sebepleri
Doğru araştırma yapmadan gelenler,
Eşinden dostundan bilgi alarak emlakçı seçimi yapanlar,
Ev alım aşamasında ala turka pazarlık edenler, pazarlık etmek için pazarlık edenler, fazla pazarlık ettikleri için alabilecekleri mülkleri
alamayanlar,
Hızlı karar veremeyenler para kaybetti. 2014 te gelen ve hala alayım mı diye düşünen, keşke ilk geldiğimde alsaydım diyen bir müşterim var,
Yunanistan mülk piyasasına Türkiye’de mülk alma şekli ile yaklaşanlar.
Bu konuyu biraz açmak istiyorum .
Türkiye’de sadece dükkan ve mağaza satın alan yatırımcılar var.
Bunların düşünce şekli şöyle:
Her binada on tane daire vardır ama dükkan bir tanedir.
Ev alınıp kiralandığı zaman kiracı çıktıktan sonra tekrar yapılan renovasyon kira gelirini azaltır .
(bu konuda haklılar ancak her üretim faktörünün aşınma payı vardır, bu hayatın doğasındadır.)
Dükkan kiracısı, dükkan para kazanma aracı olduğu için mülke ve mağazaya çok daha iyi bakar.
Bu argümanları çok ateşli şekilde destekleyen bu konuyu putlaştıran yatırımcılar var.
Bu Yunanistan’da bu şekilde çalışmaz, çalışmıyor.
Yunanistan nüfus olarak Türkiye ile kıyaslanamaz, dolayısıyla Türkiye’deki gibi bir ticari hareketlilik yoktur.
Nüfus yaşlı ve insanlar daha sade bir hayat anlayışına sahiptir. Dolayısıyla tüketim alışkanlıkları değişik ve daha
az harcama yaparlar.
Peki iyi mağazalar yok mu ? Tabi ki var ama onları satın almaya yetişemezsiniz.
İyi mağazalar piyasaya çıkmaz, satın alışlar sessiz ve dar alanda olur.
Eğer bir mağaza size önerilmişse bilin ki başkasına satılamıyordur, veya alacağınız fiyat lokallerin alacağından fazladır.
Mağazaya kiracı bulmak daireye kiracı bulmaktan en az on kat daha zordur.
Bu söylediklerim genelde bu şekilde gerçekleşir.
Mağaza sahipleri piyasayı sizden daha iyi tanır ve ticari geçmişi bildikleri için
mağaza ne şekilde değerlendirilirse değerlendirilsin cirosunu bile yakın bir şekilde tahmin edebilirler.
Bana göre mağaza satın almak büyük risk ve tehlikeler doğurabilir.
Renove edilecek bir evi gereğinden fazla masraf yaparak yenileyenler para kaybetti.
Aldıkları mülklerle ruhlarını birleştiren, sanki hayatında hiç almamış gibi davranan bir yatırımcı tipi var.
Ben renovasyonu herkesten iyi yaparım benim evim şahane olsun, mimarımı Türkiye’den de getireyim,
düşüncesi ile gerçekten güzel sonuçlar yaratan ama ev’in satışının nasıl yapılacağını düşünmeyen
bu müşteri kitlesi ne yazık ki benim de karşıma çıktı . Hem de çok sevdiğim insanlar bu hataları yaptı.
Bir evin renovasyon’unun çok çok iyi olması daha fazla kar edeceğiniz anlamına gelmez .
Bir evin renove edilmesi çok çok iyi bir kira getirisi yakalayacağınız anlamına da gelmez.
Eviniz için mobilyaları Türkiye’den getirmeniz iki katına mal olur.
Türkiye’den mimar getirmek konusuna hiç girmek istemiyorum.
Özetle :
Şu anda oturum izni olduğu için alınmış ama satılmak için piyasaya düşmemiş bazı evler var.
Ben bunları yolda giderken freni patlamış arabalara benzetiyorum.
Frenin patlamış olduğu, acil satış durumunda veya satış durumunda belli olacak .
Yani şöyle toparlamak istiyorum bazı yatırımcılar henüz para kaybettiğinin farkında değil .
Emlakçı olarak, genelde alım tarafında duran bir emlakçıyım, uzmanlığım satın alma pazarlığı.
Satışı ofisimdeki iş ortaklarım benden daha iyi yaptığı için bu işi benden iyi kim yapıyorsa ona devrediyorum.
Veya çok daha pahalıya mülk satan Çinli müşterileri olan emlakçılara devrediyorum.
Her emlak kontratında ( yaklaşık bir saat sürer ) her iki tarafı incelediğim zaman
her iki tarafın da doğruyu yaptığını düşündüğünü gözlemliyorum.
Bu her zaman mümkün mü ??????
Bu konuyu başka bir yazıda ele alacağım.