ADALAR
Yunanistan’ın başkenti Atina, tarihi ve kültürel güzelliklerinin yanı sıra yakınındaki adalarla da tercih sebebi. Atina’yı keşfettikten sonra ada tatili yapmak mı istiyorsunuz? Atina macerasından sonra keşfedebileceğiniz 2 saat içinde 11 güzel adadan oluşan küçük bir derleme. Yunanistan’ın doğusunda ve Anadolu Yarımadası’nın ortasında kalmakta olan Yunan Adaları, toplamda 23.000 kilometrekarelik bir alana yayılmış olan 3.000’e yakın adadan oluşmaktadır. Yunan Adaları’na aynı zamanda Ege Adaları da denilmektedir. Bilindiği üzere Yunanistan genelinde, üzerinde yerleşim olan 200’den fazla ada var. Mykonos, Santorini, Zakyntos, Rodos, Girit gibi ünlü Yunan adalarının ötesinde Atina’ya yakın da birçok güzel Yunan adası bulunuyor. Atina’dan birkaç saatlik feribot yolculuğu mesafesindeki güzel adalar listemize göz atmadan tatil planı yapmayın. İşte Atina’ya yakın adalar;
1. Salamina (Salamis)
Attika’nın uzun bir geçmişe sahip en büyük adası olan Salamis, Atina’nın ana liman kenti Pire’ye o kadar yakındır ki, onun mahallelerinden biri olarak kabul edilebilir. Pireus limanından sadece bir deniz mili ve on beş dakikalık bir feribot yolculuğu mesafesindeki bu çam ağaçlarıyla dolu sahil topluluğu, eşsiz bir geçmiş, güzel plajlar, antik anıtlar, müzeler, kiliseler, manastırlar ve arkeolojik alanlar ile süslenmiştir. Atina’ya yakınlığı Salamis’i (Yunanca Salamina olarak adlandırılır) günübirlik geziler için ideal bir yer haline getirir. neoklasik mimarisini ve tarihteki ilginç yerini keşfedin. Yunan mitolojisine göre Salamis, deniz tanrısı Poseidon tarafından adada yaşamak için taşınan bir periydi. Salamis, efsanevi hükümdar Ajax’ın yaşadığı ve üretken oyun yazarı Euripides’in evi dediği yerdir. Tarihsel açıdan önemli olan Salamis deniz savaşı, Yunan filosunun MÖ 480’de istilacı Persleri yenmesiyle adanın hemen kıyısında gerçekleşti. Salamis’i keşfedin ve Saronik Körfezi’nin en kolay erişilebilir adalarından birini keşfedin. Yunan mitolojisine göre adaya, ilk efsanevi kralı Kychreas’ın annesi, Aegina’nın kız kardeşi ve nehir tanrısı Asopos’un kızlarından Salamina’nın adı verilmiştir. Ada, tarihi boyunca birçok isimle anılmıştır. Oyalanmak için bir dizi fikirle bu benzersiz büyüleyici ortamda rahatlama kolayca gelir. Sahildeki güzel manzaralı tavernalarda taze deniz ürünlerinin ve yerel lezzetlerin tadını çıkarın. Salamina’nın gerçekten büyülü iki çam ormanında doğanın sunduğu her şeyin tadını çıkarın.
2. Hydra
Saronik Körfezi’nde bulunan Hydra, Dokos ile birlikte yerleşim olmayan birkaç adacıktan oluşuyor. Bozulmamış doğasıyla bilinen Hydra Atina sakinlerinin de günübirlik kaçamak noktalarından biri. Motorlu taşıtların alınmadığı Hydra huzuru ve sakinliği sevenlerin tercih sebebi. Tabi motorlu taşıtlar yasaklandığından bozulmamış bir karaktere sahiptir. Bu nedenle, hareketli Atina’dan mükemmel bir kaçamak. Rıhtımda 18. yüzyıldan kalma muhteşem villalar, küçük kafeler, restoranlar ve çeşitli müzeler sunan Hydra, yürüyüş meraklıları için bir cennettir. Hydra’nın kasabasından Kamini’ye giden trek, görülmesi gereken belirli bir yerken, Bisti, Liminioza ve Agios Nikolaos’un tenha plajları dinlendirici bir plaj günü için mükemmeldir. Adanın popülerliği 1958’de Lagoudera Deniz Klubü’nün açılması ve 1957’de Sophia Loren’in Hydra’da çekilen ”Baby On A Dolphin” filminin etkisiyle bir anda dönemim jet-set’inin, fılm yıldızlarının akınına uğraması ile başlıyor. Birigitte Bardot, Elizabeth Taylor, The Beatles, Jackie Kennedy, The Rolling Stones gibi birçok ünlü Lagoudera’da eğlenmek için Hydra’ya geliyorlar. Hydra, 1960’lı yıllarda St Tropez, Capri gibi çok popüler bir destinasyon haline geliyor. Hydra için aynı zamanda Leonard Cohen’in adası da denir. Leonard Cohen, 1960 yılında büyükannesinden kalan miras ile Hydra’da 1500 dolara 200 yıllık bir taş ev satın alıp, yerleşmiş. Elektrik ve suyun bile olmadığı bu eski evi aldığında yakın çevresi bu yaptığına anlam veremese de o ”Hayatta yaptığım en iyi şeylerden biriydi” demiş. 10 sene dillere destan bir aşk yaşadığı Marianne ile Hydra’da tanışmış ve bu adada harika şarkılar yazmış. Birçok plajına ulaşım limandan kalkan dolmuş tekneler ile yapılıyor. Limanda, 11:00 gibi başlayıp 14:30’a kadar her yarım saatte bir kalkan dolmuş tekneler bulunuyor. Aynı tekneler aksam da gelip sizi alıyorlar. Ancak bir plaja gideyim, iki saat sonra bir diğerine geçerim gibi bir durum mümkün değil maalesef. Bunun için önce adanın merkezine geri dönüp, tekrar oradan başka bir tekneye binmeniz gerekiyor. Plajdan plaja hop on hop off geçişler mevcut değil. Bu kadar güzel bir adanın denizleri ise çok güzel değil maalesef. Çeşme’nin denizleri gibi bembeyaz kumsallar, dibi görünen turkuaz sular beklemeyin. Plajların çoğu çakıl taşlı veya kayalık. Eğer birçok kişinin yaptığı gibi adaya Atina’dan günübirlik geliyorsanız limana yürüme mesafesindeki Spilia, Hydronetta veya Avlaki plajlarına gidebilirsiniz. Bu üç plaj da kayalıktır. Merdivenle denize inilip, çıkılır ama deniz pırıl pırıldır. Hydronetta ve Spilia’da akşam gün batımında güzel kokteyller de içebilirsiniz. Diğer plajlarına ise teknelerle gitmeniz gerekir. metro ile Pire Limanı’na geçmeniz gerekiyor. Hydra’ya giden feribotlar Pire Limanı’ndan kalkıyor. Yol yaklaşık olarak 1,5 saat sürüyor.
3. Aegina
Saronik Adaları’nın bir parçası olan Aegina, Atina’ya en yakın adalardan biridir. Atina’ya en yakın adalardan biri olan Aegina’ya Pire’den kalkan deniz otobüsleri ve feribotlar sadece 40 dakikada ulaşıyor. Bölgenin tarihi ile ilgileniyorsanız, MÖ 500 yılına kadar uzanan Aphaia Tapınağı’nı, şimdi terk edilmiş olan eski ortaçağ başkenti Saint Nektarios Manastırı ve Paleohora’yı keşfedin. Neolitik dönemden kalma kalıntıları ve duvarları olan Aegina Arkeoloji Müzesi’ni de ziyaret etmelisiniz. Aegina sevimli bir ada. Sahilde sıra sıra restoranların olduğu, ara sokaklarında sevimli dükkanların bulunduğu sakin güzel bir kasaba burası. Aegina adası fıstık üretimi ile oldukça ünlü. Yunanistan’ın fıstık ihtiyacının bir çoğu bu adadan karşılanmaktadır. Adanın her yerinde kolayca ulaşabileceğiniz fıstık, sadece kuruyemiş olarakta değil bir çok fıstıklı ürün bulabilirsiniz. Örneğin, fıstık ezmesi, fısklı pestiller gibi. Bir diğer ilgi çeken ise ada içinde ada olması, her ne kadar yaşam olmasa da kamp kurabileceğiniz, yada plajlarını kullanabileceğiniz bağlantı adası olan Güney kıyısında bulunan Moni Eginas adasıdır. Ulaşım ise Aegina adasından botlar veya teknelerle ulaşım sağlayabilirsiniz. Adanın plajlarından bazıları Aegina Town’da bulunan Marathonas Plajı ve Moni Island Plajı’dır. Piraeus limanında sadece bir saat uzaklıkta bulunan Aegina Adası Atina’ya yakın bir adadır.
4. Agistri
Agistri (Angistri olarak da adlandırılır) Saronik Adaları’nda Aegina’ya oldukça yakın olan küçük bir ada. Tıpkı Aegina gibi Atina’ya yakınlığı nedeniyle özellikle hafta sonları kalabalık olabiliyor. Çam ağaçlarıyla dolu bir manzara, güzel ve saklı koylar, doğa yürüyüşü ve bisiklete uygun saf bir doğa ve canlı sahil tavernaları sunuyor- alternatif bir tatil için muhteşem. Yüzme veya dalış ve şnorkelle yüzme için güzel sulara sahip sakin küçük köyler ve olan Agistri, Aponisos veya Dragonera gibi çakıllı plajlarda dinlenebileceğiniz küçük bir cennettir. Interdive, adanın yakınındaki bir gemi enkazı çevresinde turlar düzenleyen bir dalış kulübü. Pire Limanından yolculuk 55 dakika civarında sürüyor.
5. Poros
Dağlık Mora Yarımadası’ndan dar yapay bir kanalla birbirine bağlanan iki ada olan Sferia ve Kalavria’dan oluşan Poros, Mora yarım adasından ayrılıyor. Genellikle hafta sonu kaçamakları için gelen Atinalılarla dolu taşıyor denilebilir. Sferia adası, güzel neoklasik evlere sahip Poros kasabası tarafından işgal edilirken çam kaplı Kalavria, tenha plajlar ve oteller bulacağınız yerdir. Çam ağaçlarının altında, güzel, huzurlu, yemyeşil bir koyda bulunuyor. Poros’un kuzey kesiminde Poseidon Tapınağı kalıntılarını ziyaret edebilirsiniz. Soylu Yunan saray şairi Seferis ve Henry Miller’ın güzel doğası, eşsiz büyüsü ve barışçıl ortamına aşık olduğu bir yer. Ada bir günde bile gezilebilecek büyüklükte bir ada Dikkate değer bir başka cazibe merkezi, nadir görülen dini ikon koleksiyonunu görebileceğiniz ve muhteşem manzaraların tadını çıkarabileceğiniz ortaçağ manastırı Zoodochos Pigi’dir. Adada sahil boyunca yan yana sıralanmış birçok restoran bulunuyor. Pire’den bir saatte ulaşılabiliyor.
6. Spetses
Kaptanların adası olarak bilinen Spetses, ister kısa ister uzan bir tatil olsun, lüks bir hayat sunuyor. Neoklasik evleri, arnavut kaldırımlı sokakları ve Yunan Kurtuluş Savaşı’ndaki rolü ile tanınan Spetses, otomobillerin de yasaklandığı büyüleyici bir adadır. Spetses’de araba bulunmuyor ama motosiklet ya da ATV ve scooter kiralayın ve küçük cennet parçanızı bulmak için adayı keşfedin. Ana şehre birkaç kilometre uzaklıktaki Agia Anarghiri ve Agia Paraskevi plajları sıcak yaz günlerinde idealdir. Ancak tüm zamanınızı plajda geçirmeyin, Spetses, Spetses Müzesi veya Bouboulina Müzesi gibi ilginç müzelere sahiptir. Daha çok Yunanlı zenginlerin tercih ettiği, diğer adalara göre biraz daha pahalı ve biraz daha lüks bir ada. Adanın merkezinden 1 km kadar kuzeyde güzel bir plaj. İyi müzikler çalan, kalabalık ve daha çok gençlerin tercihi. Fayton ile de gidebileceğiniz hatta yürüyebileceğiniz mesafede. Pire’den yolculuk 2-3 saat sürmekte.
7. Kea & Tzia
Kea, Yunanistan’daki bir sonraki popüler ada olabilir. Atina’da yaşan bir çok insanın bildiği ve günü birlik gidip geline bilecek bir ada. Kikladların anakaraya en yakın adası olan Kea veya Tzia , özellikle Temmuz-Ağustos aylarında epey popüler. Adanın en ikonik yerlerinden biri, oldukça yorucu bir yürüyüş yaparak ulaşabileceğiniz eski bir heykel olan Kea Aslanı’dır. Yaz boyunca ve yıl boyunca Atinalılar arasında popüler olan Kea, zengin bir tarihe, sakin plajlara ve şirin sahil köylerine sahiptir. Hala dikkat çekici durumda olan MÖ 600’lü yıllardan kalma eski bir heykel olan Kea Aslanını ziyaret edin. Antik Karthea, ziyaret edilmesi gereken önemli bir arkeolojik sittir ve bir tapınak ve tiyatro kalıntılarına sahiptir. Kea ayrıca su eğlencesinin tadını çıkarabileceğiniz güzel plajlara da ev sahipliği yapar. Kea’nın başkenti Ioulida, Yunanistan’ın adanın anakarasında bulunan geleneksel Kiklad mimarisi ile inşa edilmiştir. Tzia adası, tepelerin etrafından dolanan ve sizi vadilere götüren aşırı büyümüş ormanlık alanlardan geçen 40 km’lik yürüyüş yolları ile birbirine bağlanır. Sizi vahşi doğadan dört antik kent olan Ioulida, Karthaia, Koressia ve Poiessa’ya götüren yollar. Adaya Lavrio’dan feribotla 1 saatte ulaşılabiliyor.
8. Andros
Andros, Kiklad takımadalarının en kuzeyindeki dağlık bir adadır. Andros Arkeoloji Müzesi, Çağdaş Sanat Müzesi ve aslında otantik restore edilmiş bir zeytin değirmeni olan Clyclades Zeytin Müzesi gibi bazı farklı müzeleri ziyaret edebilirsiniz. Bir başka büyüleyici yer ise adanın ve denizin panoramik manzarasını sunan Bizans döneminden kalma Panagia Panachrantos Kutsal Manastırı’dır. Adanın en sevilen plajlarından bazıları Agios Petros ve Achla Plajı’dır. Andros, şnorkelli yüzme ve tüplü dalış gibi su sporlarının yanı sıra yürüyüş için de iyi bir yer. Atina’dan özel aracınız ile Rafina limanına ve Rafina’dan yolculuk ise 2 saat sürüyor.
9. Serifos
Serifos, batı Kiklad Adaları’nda eski kuleleri, kaleleri, manastırları ve beyaz badanalı şirin evleriyle tanınan bozulmamış adalardan biri. Adada toplam 72 plaj bulunmaktadır. En popülerleri arasında Psili Ammos, Ganema, Vaya ve Lividakia Plajı bulunur. Ada tüplü dalış sevenler arasında popülerdir ve dalış turları sunan birkaç şirket vardır.
10. Kythnos
Radarın altındaki gizli bir Kiklad adası olan Kythnos, pitoresk köylere, kristal berraklığında sulara ve altın kumsallara sahiptir. Resmedilmeye değer köyleri, parke taşlarıyla döşeli caddeleri ve çiçeklerle dolu bahçeleriyle övünür. Kiliseler dağların denizlere yaptığı çıkıntılarda ve orman açıklıklarında büyük bir tevazuyla kendilerini gösterirler. Geniş kıyı şeridi her biri yüzmek için elverişli haliçler ve koyları gösterir bütün ihtişamıyla. Mağaralar periler ve cinler için en ideal saklanma delikleridir ve sadece o bölge sakinlerinin hainliği ile ele geçirebilecek olan kaleler düşman saldırısına karşı sağlam duruşlarıyla kendilerini gösterirler. Ada turistik bir yer olmayabilir ancak kaplıcalarıyla birçok ziyaretçiyi kendine çekiyor. Sakin ve sakin, geleneksel bir karaktere sahip olan Kythnos, keşfedilmeye değer bozulmamış bir mücevherdir.
11. Andros
Yemyeşil bitki örtüsü, heybetli dağları, bakir kumsalları ve kırsal köyleri ile doğal bir manzaraya sahip olan Andros Yunanistan , Atina yakınlarında bir kaçamak isteyenler için bir varış noktasıdır. Turistler için yaz mevsiminin gözdesi olmasına rağmen, ada bozulmamış cazibesini korumayı başardı! Kikladları süsleyen bir Yunan adası, kesinlikle göze çarpan bir Yunan adası. Esas olarak doğası ve Kiklad Adaları’na benzemeyen morfolojisi nedeniyle öne çıkıyor. Her şeyden önce, kuru Kiklad manzarası ile bol suyu birleştiren bir ada sık sık göremezsiniz. Yemyeşil bitki örtüsü ve nadir yaban hayatı. Müzeler , etkinlikler ve neoklasik mimari . Sayısız kumsal ve heybetli dağlar. Sonuç olarak, bu coğrafi ve morfolojik zıtlıklar onu benzersiz kılmaktadır. Bu ada Andros. Andros, 36 deniz mili ve geleneksel bir gemi ile sadece 2 saatte Rafina limanına bağlanıyor . Öyle büyük Yunan adalarından biri . 380 kilometrekarelik bir alan ve 176 km’lik bir sahil şeridi. Kikladların en kuzeydeki adası, bu nedenle, Kikladların en büyük ikinci adasıdır. Andros’un doğası sizi şaşırtacak. Suları ile ünlü Kiklad Adaları’nın Yunan adasıdır. Kış aylarında çok sayıda nehir ve dere taşar. Sular çok sayıda şelale ve kaynakla son bulur . Sonuç olarak, bol ağaçlarla zengin bitki örtüsünü koruyan , pek çok kuş ve küçük hayvan türü barınak ve yiyecek bulabilmektedir. Deneyimlediğiniz şey, sizi Kiklad Adaları’ndaki klasik bir Yunan adasına göndermeyen farklı bir aura yayıyor . Ada, yılın daha önemli bir bölümünde birçok aktivite için uygundur . Tek Yunan adasıdır, aynı zamanda Avrupa’da sertifikalı yürüyüş parkurları ağına (100 kilometre) sahip tek adadır . Denizle olan uzun süreli birlikteliği, onu Kiklad Adaları’ndaki adalardan biri yapar; Rüzgar Sörfü, SUP ve deneyimli kişilerden ve ünlü sporculardan tüplü dalış gibi su aktivitelerinin tadını çıkarabilirsiniz . Adanın çevresindeki denizde resifler, mağaralar ve kayalık adacıklar bulunur . Aynı zamanda Kiklad Adaları’ndaki en önemli gemi enkazlarının çoğu gibi . Sebebi muhtemelen adanın bir ticaret merkezi olması ve akıntıların sahillere uzanmasıdır. En iyi tanınanlardan bazıları “Anita” kargo gemisi ve “Elli” vapurudur. Ayrıca Vori sahilinde Semiramis ve iki batık gemi daha bulacaksınız. Vouvi resifinin yakınındaki “Mastropetros” da dikkat çekicidir. Bu nedenle Kypri plajında deniz tabanının büyülü cennetini keşfedebilirsiniz. Deneyimli dalgıçların yardımı sizi unutulmaz bir maceraya çıkaracak. Bu ada günübirlik gidersiniz bir çok yerini görememiş olursunuz. En az iki günlük kalacak şekilde ayarlarsanız böylelikle Adanın tadını çıkmanızı tavsiye ederim. Kikladlar’da uzun bir tarih taşıyan, sanata ve kültüre yolculuk yapan Yunan adası Andros’tur. Dünya standartlarında sergilere ev sahipliği yapan müzeler , muazzam değere sahip buluntular ve koleksiyonlar , denizcilik geleneği ve her köşesinde adanın yaşamının izleri. Rafina limanından 2 saatlik uzaklıkta bir ada.
KOYLAR & PLAJLAR
Atina’dan özel aracınızla özellikle hafta sonları günü birlik şehir gürültüsünden uzaklaşmak için bir çok ve bakir plajlar bulunmaktadır.
Erotospilia koyu
Porto Rafti’ye sadece kısa bir mesafede bulunan küçük kumlu Erotospilia Plajı, pek çok kişinin gözdesi. Yerli halk ve turistler tarafından ‘Aşk Mağarası’ olarak bilinen bu organize plaj, ziyaretçilerine çeşitli plaj ve su sporları sunmaktadır.
Agios Nikolaos Plaji
Anavyssos’un hemen dışındaki Agios Nikolaos plajı, aynı adı taşıyan bir şapelin bulunduğu bir tepenin eteğinde yer alır ve çoğu ziyaretçi daha aktif plajları tercih ettiğinden, sakin bir dinlenme için idealdir. Bu plaja araba ile kolayca erişilebilir.
Marikes (Rafina) Plaji
Rafina’ya 1,5 kilometre mesafedeki Marikes plajı, kumunu 700 metre uzunluğunda körfeze yayıyor. Onu çevreleyen kayalar onu güney rüzgarlarından korurken kuzey rüzgarlarına maruz bırakır. Plajın yanında, Erken Helladik Dönem’de metalurji alanındaki ilk çabaların önemli bir arkeolojik alanı olan Askitario yer almaktadır. Adını 1920 yılında bu topraklarda geniş bir alan satın alan Hilbert kardeşlere borçluyuz.
Atina Limanlarından Adalara Ulaşım
Pire limanından yatınızı ya da hidrofil botunu alın ve Atina yakınlarındaki büyüleyici küçük adaları tanıyın. Atina’dan kısa bir mesafede bulunan bu cennet adalar, büyüleyici sahil manzarası, güzel plajlar, tarihi anıtlar, muhteşem binalar ve eşsiz misafirperverlik sunuyor. Atina’ya yakın bu güzel adaları keşfedin.
Pire (Piraeus) Limanı
Yazılarımıza ve vidolarımıza da konu olan ve pek çoğumuzun bildiği bu tarihi liman Atina şehrinin hatta Yunanistan’ın en büyük limanıdır. Yılda 20 milyon yolcu ağırlayan Pire Limanı, yolcu hareketliliği açısından Avrupa’nın en yoğun limanı. Ayrıca fiziki büyüklük açısından da yalnızca Atina’nın değil ülkenin en büyük limanı ve şehir içi ulaşım açısından bakıldığında da ulaşılması en kolay olanı. Pire’ye Monastiraki’den yeşil metro hattıyla, yarım saat bile sürmeyecek bir yolculukla ulaşabilirsiniz. Havaalanından geliyorsanız da X96 numaralı otobüse binebilirsiniz. İstasyondan çıkıp küçük bir yürüyüş yapınca da liman bölgesini görüyor olacaksınız. Ancak gideceğiniz adaya göre limana giriş kapısına dikkat etmeniz gerekecek. Zira liman devasa ve eğer yanlış bir noktaya giderseniz, bir ucundan diğer ucuna hızlıca, araçsız varabilmeniz mümkün değil! Bu yüzden limana vakitlice gitmeniz ve biletinizi alınca da üzerini çok dikkatlice okumanız gerekiyor. Aşağıda limanın krokisini inceleyebilirsiniz. Bu limandan neredeyse her yere seyahat etmeniz mümkün. Gemiler belli güzergahlara göre adalara uğraya uğraya gidiyorlar. Ancak her şirketin gemisi her adaya gitmiyor. Bu yüzden öncelikle gideceğiniz adaya göre, geminizi/şirketinizi bulmanız lazım. Genel olarak tüm şirketleri derli toplu şekilde bir arada bulabileceğiniz en başarılı internet sitelerinden biri FerryScanner. Bu siteden, gideceğiniz adalara göre kalkış ve varışı girerek detaylı arama yapabilirsiniz. Ayrıca denk gelirseniz, dönem dönem güzel indirimler yakalamanız da mümkün. Öte yandan, aracı şirket istemem derseniz gemi şirketlerinin kendi sitelerine de bakabilirsiniz. Ancak nereden bakarsanız bakın, nereden alırsanız alın; bileti, gemiyi, uygun seferi bulsanız da en dikkat etmeniz gereken şey, her kapıdan her adaya gidilmiyor olduğu… Bu yüzden Pire Limanı’nda önemli olan, doğru kapıyı bulmak. Girit gemileri (Hanya ve Kandiye/Iraklio) E2 ve E3 numaralı kapılardan kalkarken Resmo (Rethimno) gemileri E6, E7 numaralı kapılardan kalkıyor. Girit’e her gün birden fazla gemi kalkıyor ve yolculuk yaklaşık 10 saat sürüyor. Kiklad Adalarına giden gemiler ise E6, E7, E9 ve E10 numaralı kapılardan kalkıyorlar. Yani Syros, Naksos, Mykonos, Santorini gibi Kiklad Adalarına bu kapılardan ulaşıyor olacaksınız. Tabii ki gideceğiniz yere göre yolculuk süreniz değişecek. Buradaki küçük adalara da sürekli, planlanmış seferler olmasa da ulaşım mutlaka sağlanıyor. Pire’yi Oniki Adalara (Rodos, Kos, vb) bağlayan gemiler ise genellikle E1 numaralı kapıdan kalkıyorlar. E2 numaralı kapıdan kalkan gemiler Midilli ve Sakız’a giderken; E2, E9 ve E10 ayrıca Samos ve Ikaria’ya gidiyor. Atinalıların günübirlik seyahat adresi olan Saronik Körfezi’ndeki adalara (Salamina, Aegina, Poros, Agkistri, vb) giden gemiler ise E8 numaralı kapıdan kalkıyor. Ancak siz yine de buradaki bilgilerle yetinmeyin, biletinizi aldıktan sonra herhangi bir farklılık var mı diye üzerinde yazanları dikkatle inceleyin.
Rafina Limanı
Atina merkeze 30 km uzaklıktaki Rafina Limanı, Atina’yı tüm yıl boyunca Mykonos, Tinos ve Andros’a bağlayan temel liman… Buradan Mykonos’a yolculuk, katamaran ile 2,5 saat sürerken yolcu gemileri aynı yolu 4,5 saatte alıyor. Yaz aylarında 9-10 sefer yapılıyorken kışın da 1-2 sefer oluyor. Ayrıca yazın (Nisan/Mayıs’tan Ekim’e kadar) Rafina’dan Paros, Naksos ve Santorini’ye de günde birkaç sefer oluyor. Yine yüksek sezonda Rafina’dan Girit’e de (Iraklio) gemiler kalkıyor ve Girit’e ulaşana kadar Kiklad Adalarının önemli bir kısmına uğruyorlar. Yani spesifik olmak gerekirse buradan kalkan gemilerle yaz aylarında, yukarıda anılan adalar dışında da Ios, Syros, Amorgos, Koufonisi, Sikinos ve Folegandros’a gitmek mümkün. Yola Atina Havalimanından başlayınca, en kolay gidilecek limanın Rafina olduğunu söylemek yanlış olmaz. Çünkü buranın havalimanına mesafesi yaklaşık yarım saat kadar… Atina’nın merkezinden gidecek olursanız, limana, Pedion Areos’tan saatte bir kalkan otobüslerle (KTEL) gidilebiliyor ancak süre, trafik yoğunluğuna göre 70 ila 120 dakika arasında değişiyor. Taksi alternatifi tabii ki her zaman baki… Ancak gündüz tarifesinde 35-50 € arasında bir ödeme yapıyor olacağınızı unutmayın.
Lavrio Limanı
Atina’daki en küçük liman olan Lavrio da Atina merkeze 30 km mesafede ve yıl boyunca Kea ve Kythnos adalarını başkente bağlıyor. Bu adalara, yıl boyunca günde birkaç sefer yapılıyor. Kea’ya yolculuk 1 saat sürerken Kythnos’a yolculuk süresi ise seçeceğiniz gemiye bağlı olarak 1,5 ila 2,5 saat arasında değişiyor. Ayrıca bu limandan Syros, Paros, Naksos, Milos ve birçok başka Kiklad Adasına da ulaşılabiliyor; ancak seferler her gün olmuyor ve haftalık bazda gerçekleşiyor. Yine bu limandan Agios Efstatios, Andros, Ios, Kimolos, Limnos, Sikinos, Tinos ve Folegandros’a da gemi bulabilirsiniz. Ayrıca yaz aylarında buradan Sakız Adası’na da gidebilirsiniz. Bu limanın en önemli özelliği ise sanırım biletlerin diğer limanlara nispeten biraz daha uygun fiyatlı olması. Atina şehir merkezinden Lavrio Limanı’na ulaşmak ise oldukça zor. Burası için de Pedion Areos’tan kalkan otobüslere (KTEL) binmeniz gerekiyor ancak yolculuk süresi 3 saati bulabiliyor. Havalimanından limana ulaşabilmek içinse Markopoulos üzerinden aktarma yapmanız gerekiyor. Eğer taksiyle gitmeyi tercih ederseniz de gündüz tarifesinde 50-65 € arasında bir ödeme yapıyor olacaksınız.